Adli BilişimBilişim ve Teknoloji HukukuTeknoloji

Akıllı Sözleşmeler Geleceğin Hukuku - Hukukun Geleceği

Akıllı Sözleşmeler – Smart Contracts

Akıllı Sözleşme Nedir?

 

Akıllı sözleşmeler, merkeziyeti bulunmayan geniş bilgi blokları dağıtık yapısı olarak kısaca tarif edilebilen BLOCKCHAIN üzerinde oluşturulan ve veri girişçileri tarafından herhangi bir aracıya ihtiyaç duymadan otomatik olarak yürütülen, geriye yönelik olarak değiştirilmeye kapalı, güvenliği ve tutarlılığı yüksek, geleceğe yönelik büyük potansiyele sahip bir program şeklinde tanımlanmaktadır. Elbette akıllı sözleşmeleri tam ve gereğince kavramak için önce Blockchain sistemi ve çalışma prensibini kavramak gereklidir. Bilgi almak için öncelikle ilgili yazımızı okuyabilirsiniz.

Akıllı sözleşmelerin kendiliğinden, şeffaf, güvenilir olduğu ve önceden programlanıp yeniden kullanılabildiği görülmektedir. Akıllı sözleşmeler çok çeşitli uygulamalarda kullanılmaktadır. Örneğin akıllı sözleşmeler, finansal hizmetler, sağlık hizmetleri, emlak, sigorta, tedarik zinciri yönetimi, oy verme, patentler, müzik hakları, telif hakları, lisanslar, emlak, işletme anlaşmaları, kurumsal yönetim, hükümet, eğitim, seyahat, turizm, sanat, spor, oyun, bahis, kumar vb. alanlarda kullanılabilir.

Temel Vasıfları Nelerdir?

 

– GÜVENİLİR : Akıllı sözleşmeler her zaman programlandığı şekliyle yürütülür. Üçüncü tarafın dahil olma ve tahrif etme riski olmaması, kullanıcıların önceden tanımlanmış koda göre beklenen sonuçtan emin olabileceği anlamına gelmektedir. Her adım şifrelidir ve sonuç veri tamamen şifreli şekilde kullanıcıların yararına sunulur.

– DÜŞÜK HATA PAYI: Kod, tüm ağa dağıtılan değişmez defterde tutulur ve herhangi bir hata olasılığını tarafların çoklu doğrulaması ile önemli ölçüde sınırlandırır. Sözleşme dağıtıldıktan sonra blok zinciri bütünlük ve güvenlik sağlar.

– AZ MALİYETLİ : Tüm işlemler dijital veridir ve sadece hali hazırda kullanılan bilgisayarların maliyeti kadar maliyet doğurur. Üçüncü tarafların olmaması, dijital formdan çıkılmaması eski usul sözleşmelerdeki genel maliyetleri ortadan kaldırarak akıllı sözleşmelere verimlilik getirir.

– DAHA HIZLI : Blok zincirlerinin blok sürelerine ve kurallarına bağlı olarak işlemin kesinliği neredeyse anında gerçekleşir.

Buluşçuları ve Geliştiricileri Kimlerdir?

 

1990’ların başlarında bir kriptoloji (şifreleme) uzmanı ve avukat olan Nick Szabo tarafından geleceğin işlem örüntüsü olarak ortaya konmuş olan Akıllı Sözleşmeler, bir sözleşmenin şartlarını yerine getiren bilgisayarlı işlem protokolleri olarak tanımlanmıştır. Szabo konuyu ele aldığı bağımsız makalesinde, tahvil ve opsiyonlar gibi yeni menkul kıymetlerin, çok çeşitli şekillerde bir araya getirilmesiyle oluşturulduğunu, günümüzde ödemeler için çok karmaşık hale gelmiş olan vade yapılarının artık standartlaştırılmış sözleşmeler haline getirilebildiğini ve bilgisayarlı analiz sayesinde düşük işlem maliyetleriyle alınıp satılmasının kolaylaşacağını yazmıştır. Szabo’nun makalesindeki menkul kıymetlere yönelik tahminlerinin birçoğu blok zinciri teknolojisinden önce gerçekleşmeyi başarmıştır.

Ian Grigg tarafından 1996 yılında buluşu yapılan Ricardian Contract isimli akıllı sözleşme(leşme) türü, bir belgeyi hukuken bir sözleşme olarak kaydetme ve bir “değer ihracı” olarak sözleşme için muhasebe, finans, maliye, sanayi gibi sektör ve bu sektörlerin sistemlerine güvenli bir şekilde bağlama yöntemidir. Bunun için MD5, SHA-1, SHA-256 gibi “Kriptografik Hash” (belli değerler ile şifreleme) işlevi kullanılarak, tanımlaması güçlü, yasal metinler için nitelikli, metin kullanımı yoluyla şeffaf ve temel bilgileri çıkarmak için biçimlendirme dili yoluyla verimli bir bağlantı kurulur.

Akıllı Sözleşmeler Nasıl Çalışır?

 

Akıllı sözleşmeleri en kısa tanımlayan şey, IF-THEN’dir. İngilizce’de “eğer şöyle ise, (o zaman) böyle” şeklinde kısa bir kullanım olan IF-THEN, geometri temelli “koşulların mantığı” prensibinde, bir veya daha fazla mantıksal koşula bağlı olarak farklı yolları takip etmesi için kod yürütmesi için sistemi zorlar. Kontrol deyimleri genellikle kod yürütme akışını kontrol etmek için kullanılır.

Bu sebeple, “şarta bağlı işlem” olarak görebileceğimiz Akıllı Sözleşmeler de, yine aynı prensibi kullanan bilgisayar kod yazımında da olduğu gibi, önceden belirlenen şartlar ve kalıplar üzerinde tarafların anlaşmalarından sonra yine bu taraflarca hazırlanıp, kriptografik (şifrelenmiş) olarak imzalanır ve blockchain’e yüklenirler. Yani önce anlaşma konusu tespit edilir, içeriği if-then prensibi ile yetkili birimlerce oluşturulur, yine yetkili birimlerce eklemeler sağlanır ise diğer yetkililerce onayı sağlanır, işlemler şifrelenerek korunur, sözleşme şifrelenir ve imza yetkilileri tarafından imzalandıktan sonra şifreli ve imzalı hali kullanılan seçili Blockchain sisteme kazandırılır.

Akıllı sözleşme teknolojisi ilk aşamada Ethereum (ETHER – ERC20 kod sistemi) Blockchain ağının kapsamına girmiş olsa da, ödeme hizmetleri ve çek zamanı kilitleme (bir süre sonra ödemeleri etkinleştirme) gibi özelliklerle Bitcoin blockchain ağında basit akıllı sözleşme desteği de sağlar. Aynı şekilde Solana (SOL) da, aynı zamanda her işlemin aynı şeyi yaptığı global olarak senkronize bir algoritma kullanması ile, akıllı sözleşmelerin kullanıldığı ve kullanılmaya devam edileceği en popüler blockchain ağlarından biridir.

Hangi Alanlarda Akıllı Sözleşmelere Rastlıyoruz?

 

  • Uluslararası Ticaret : Tedarik, sevkiyat ve ödeme konularında, iş karmaşıklığı ve karşılaşılan anlaşma türlerinin neredeyse tarafların sayısı kadar çok oluşu nedeniyle gözden düşen klasik sözleşme türlerine, güvenilirliği, hızı ve maliyetsiz oluşu ile Akıllı Sözleşmeler tercih edilmektedir. Bilhassa ödeme hususunda uluslararası ticareti şekillendiren “akreditif” işlemleri akıllı sözleşmeler ile hıza ve dijital teminata kavuşmuştur. 2018 yılında HSBC ve ING bank yetkilileri, normal şartlarda beş ila on gün sürebilen işlemleri blockchain teknolojisi ve akıllı sözleşme blokları sayesinde 24 saat içerisinde tamamlamış ve bir ilk olmuştur. Ülkemizde de dış ticarette blockchain sistemini en efektif şekilde kullanan öncü banka Türkiye İş Bankasıdır.
  • Finans : Merkeziyetsiz Finans (DeFi), süreçlerinin hiçbir kısmında merkezi bir yapı kullanmayan, Blockchain tipi yazılımların bu süreçleri yönettiği finans ekosistemi olarak Wikipedia’da tanımlanmıştır. Buradan da anladığımız üzere, global finans çoktan merkeziyetsiz bir yapı kazanmıştır ve elbette ki bu yeni formunu temelde, Blockchain sistemlerde kurulan ve başarı ile yönetilen Akıllı Sözleşmelere borçludur.
  • Kamu Harcamaları, Kamu Alımları, bütünüyle Maliye ve Muhasebe sistemleri, Sağlık ve Çeşitli Endüstri sektörlerinde kullanılan Otomasyon Yazılımları, Akıllı Sözleşmeleri kullanmaya yatkın diğer alanlardır ve bu alanlarda halen gelişim halinde olduğundan, ayrıca ayrıntılı incelememiz için doğru bir zaman değildir.

Hukuki Temeli Ne Durumdadır?

 

Akıllı sözleşmeler taraflar arasında bağlayıcı anlaşmalar şeklinde görülse de, doğrudan hukuki bağlayıcılığa ve hukuki etkilere henüz mevcut değildir. Günümüzde halen devletler nezdinde farklı sektörler ve noktalarda hukuki zemin kazanmış olsalar da, zamanla akıllı sözleşmeler için ülkeler ve birlikler özelinde yeni yasa ve düzenlemelerin de getirilmesi bekleniyor.

Akıllı sözleşmeler bildiğimiz klasik anlamdaki sözleşmelerden farklılıklar taşır. Ancak akıllı sözleşmeler aynı zamanda Anglo- Sakson ve diğer yürürlükteki hukuk sistemlerinde sözleşme hukukuyla tutarlı olan ve sözleşmeye dayalı ilişkiler olarak yasal olarak kabul edilmesi muhtemel özellikler de içerir.

2017 yılında Belarus, hükümetçe çıkarılan Dijital Ekonomiyi Geliştirme Kararnamesi ile akıllı sözleşmeleri yasallaştıran ilk ülke olmuş, yine kripto varlıkların kara para konusunda takibini de yasal yollarla yaparak pek çok ülkeye öncülük etmeye devam etmiştir. Dijital varlıklarla ilgili ülkesel bazda düzenleme yapılması, yürürlükte bulunan hukukun uygulanma alanı bulması ve dijital hukuka evrimleşme açısından önemlidir ve Belarus sürpriz bir şekilde bu açıdan bayrağı önde taşımaktadır. OECD ülkelerine ve büyük birliklere bakıldığı zaman, özellikle milletlerarası sözleşmelerin de akıllı (şifreli dijital bloklar) hale bürüneceği düşünüldüğünde, dağınık bir legalizasyon güttüklerini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Dünyada Yaşanan Gelişmeler Nelerdir?

Uluslararası ticarette büyük kolaylıklar sağlayacağı öngörüldüğü andan itibaren denemeleri yapılan akıllı sözleşmelerde, Rotterdam Limanı örneğini hepimiz biliriz. Güney Kore – Rotterdam arası bir konteynerin ürün sevkiyatı, blokzincir teknolojisi üzerinden takip edilerek gerçekleştirilen ilk sevkiyattır.

ABD Emtia Vadeli İşlemler Ticaret Komisyonu (CFTC) tarafından Kasım 2018’de yayımlanan “Akıllı Sözleşme Kılavuzları”, akıllı sözleşmelerin bankacılık, finans ve kara para aklama mevzuatı da dahil olmak üzere mevcut düzenlemelere tabi olabileceğini öngörmüş ve bu konuda hızlı uyumlanma göstereceklerinin ip uçlarını vermiştir. Ayrıca ABD’de bazı eyaletler akıllı sözleşmelerin kullanımına ilişkin eyalet bazlı yasalarını hali hazırda yayımlamıştır. (Smart Connect Legislation)

İngiliz Parlamentosu tarafından kurulan Hukuk Komisyonu, 13. Hukuk Reformu kapsamında yaptığı çalışmalarda, akıllı sözleşmelere hukuki kesinlik kazandırmak istemektedir. Common Law’de gereken küçük ayarlamalar harici, akıllı sözleşmeler için temel mevzuatın çok büyük değişiklikler gerektirmeyeceğini savunan Komisyon, akıllı sözleşmelerin performansını hesaba katmak için risk hükümlerinin oluşturulmasını ve akıllı sözleşmelerde doğal ve bilgisayar dili arasındaki bağlantıları anlamak için protokoller oluşturma konularında, piyasa katılımcılarından aksiyon almalarını beklemekte olduğunu da belirtmiştir.

AVUKAT DESTEĞİ

Randevu almak için çalışma saatleri içerisinde aşağıdaki telefon aracılığı ile ulaşabilir veya aşağıdaki adrese mail atabilirsiniz.

Hafta içi: 09:00 – 21:00
Cumartesi: 10:00 – 18:00

GİZLİLİK

Avukatlık mesleğinin en önemli etik ilkelerinden biri gizlilik olup, hukuk büromuz; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile belirlenen gizlilik ve sır saklama ilkesini büyük bir özen ve hassasiyet göstererek uygulamaktadır. Bununla beraber ofisimiz, müvekkillere ait bilgi, belge ve verileri sır tutma yükümlülüğü ve veri sorumluluğu kapsamında gizli tutmakta, üçüncü kişilerle ve kurumlarla hiçbir durumda ve hiçbir şekilde paylaşmamaktadır. Bu bağlamda ofisimiz, dava dosyaları ile ilgili sır saklama yükümlülüğüne uyulacağını yazılı olarak da ilke edinmiştir.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu