Adli BilişimAvukatlıkBilişim ve Teknoloji HukukuCeza Hukuku

İnternet Suçu Mağdurları

Bilişim Suçu Mağdurları Dikkat!

Bilişim Suçu Mağduriyeti Nasıl Oluşur?

Dolandırıcılık, şantaj, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve yayma gibi sıklıkla bilişim ve internet sistemleri yoluyla işlenen suçlarda, özel hayatı, mal varlığı, kişisel verileri, mahrem görüntüleri suça konu edilerek ceza hukuku sisteminin de belirlediği adı ile “mağdur” hale gelen kişiler, yaşadıkları suç olayının psikolojik etkileri, yarattığı stres ve konuyu bir uzman gibi ele alamama nedeniyle, suçtan görülen zararı hızlı ve etkili şekilde çözmek adına pek çok kişiye ve kuruma başvurabilmekte, konuyu hukuki ve teknik açıdan çözüme kavuşturacakları inancı ile olayın ayrıntılarını, mahrem bilgileri, kişisel verileri bu sefer de başvurdukları kişi ve kurumlar ile paylaşmaktadır.

Yapılan başvurular ancak belli koşulların gerçekleşmesi halinde yaşanan mağduriyeti giderebilecek potansiyele sahiptir:

Bilişim Suçu Mağduru İlk Olarak Neye Dikkat Etmelidir?

  • Hukuki iş ve başvuruların tamamı avukatlar vasıtası ile yürütülmelidir:

Yürürlükteki 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu 35. maddesi gereğince, “kanun işlerinde ve hukuki meselelerde mütalaa vermek, mahkeme, hakem veya yargı yetkisini haiz bulunan diğer organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etmek ve savunmak, adli işlemleri takip etmek, bu işlere ait bütün evrakı düzenlemek, yalnız baroda
yazılı avukatlara aittir.” 

Bu sebeple, suç mağduru olayın bir suç teşkil edip etmediği, ediyor ise hukuki başvuruların nereye ne şekilde yapılacağı konusundaki “bilgi ve yardımları” sadece avukatlardan talep edebilir.

Avukat arayışında olan suç mağdurlarının en kolay ve hızlı başvurduğu yol Google araması olduğundan, mağdurların Google arama sonuçlarında ticari kaygılarla yetkisiz iş gören şahıslarla da karşılaşabileceği unutulmamalıdır. Hukuki iş ve işlemlerle ilgili destek alacağınız avukatlarla ilgili bilgi toplayabileceğiniz en doğru yerler, mensubu bulunduğu Barolardır.

  • Teknik iş ve başvuruların tamamı, ilgili teknik konuda uzmanlık sahibi insanlar ile yürütülmelidir:

Bilişim suçları karakteristiği itibariyle, dijital delillerin sıklıkla bulunduğu ve dijital delillerin takibi yapılmaksızın kesin çözüme ulaşılması mümkün olmayan suç alanlarıdır. Kötü niyetli kişilerin eline geçen malvarlığı değerlerinin, kişisel verilerin, mahrem görüntülerin, delil takibi yapacak uzmanlığa sahip kişi yahut kurumların teknik araçlar vasıtası ile takibi gerekebilmektedir.

Bu noktada önemli olan ilk nokta, teknik uzmanlığın nev’idir. Örneğin; web sitelerinin ve internet bileşenlerinin analiz ve takibini yapacak uzman ile, veri gizleme ve işleme yapacak uzman aynı kişi olmayabilir. Bu hususlarda alacağınız desteğin hangi konuda uzman kişiler tarafından verileceğini sormaktan çekinmeyin.

  • Süreç boyunca gizlilik hukuken tam korunmalıdır:

Suç mağdurunun en büyük önceliği, suça alet edilen malvarlığının, kişisel verinin, mahrem verinin internet yoluyla yayılmasının, takibinin zorlaştırılmasının, başka kişi ve sistemlerin eline geçmesinin engellenmesidir. Bu amacı kapsayan “önleyici” teknik işlemler ve “tazmin edici” hukuki işlemlerin yürütülmesi için yetkili ve mezun kişilerle görüşüldükten sonra, bu kişilerden takibi yapılan verinin / varlığın yayılmayacağı ve amacı dışında kullanılmayacağına ilişkin olarak sözleşme veya taahhütname istenmelidir.

  • Yapılan iş ve işlemler belge, rapor, tutanak, sözleşme altına alınmalıdır:

Bilhassa dolandırıcılık ve şantaj olaylarında, mağduriyetin hangi adımlar atılarak giderilebileceğini öngörmek ve mağdurun işlemlerin genel çerçevesini bilmesini sağlamak, çözüm ortağınız olarak tayin ettiğiniz avukat ve uzmanların asli görevidir. Hukuki başvuruların, internet üzerinden hukuki sonuçlar doğuracak başvuruların neler olduğu tutanak ile karşı tarafa iletilmeli, başvuru işlemlerinin ne şekilde yapıldığı ve başvurulan makama nasıl ulaştırıldığı raporlanmalıdır.

  • Taraflar sundukları hukuki veya teknik çözümü tam olarak belirtmelidir:

Çözümün ne olduğu suç mağdurunun doğal olarak en çok merak ettiği ve güvence istediği noktadır. Mağdur tam da bu noktada bilmelidir ki; avukat da uzman da, süreci yönetme garantisi vermekte ve mağdur ile bu şekilde anlaşmaktadır. “Süreci yönetme garantisi” ile “sonuç garantisi” birbirine karıştırılmamalıdır. Hali hazırda etkin çözümler sunmadığını düşündüğünüz uzman ile çalışmamalısınız.

  • İmkan bulunmayan veya yetki dışı taahhütler verilmemelidir:

Çözüm mercii, mağduriyetin giderilmesi konusunu kafanızda genel çerçevesi ile netliğe kavuşturmadığı sürece, mağduriyetin artmaması adına çalışmamanız önerilir. Ancak netliğe ulaştırma amacı güdüldüğü söylenerek, mesleki sırların açık edilmesi beklenmemelidir. İş ve yöntemlerin bir seviyede gizli tutulması sürecin sağlıklı yönetilmesi için gerekebilir. Tabii ki, size yardım edeceğini söyleyen ve fakat nasıl yardım edeceğini net şekilde ortaya koyamayan bir kişinin sizi daha fazla mağdur edebileceğini her zaman hesaba katmalısınız.

Suç Mağdurlarını Dolandırma Girişimleri

  • Arabulucu veya Uzlaştırmacı olduğunu söyleyerek dolandırma:

Son zamanlarda sıklıkla görmekte olduğumuz şekilde, tanınmayan numaralardan arayıp kendisini Avukat / Arabulucu / Uzlaştırmacı olarak tanıtan şahısların, bir suç soruşturması / yargılaması ile ilgili olarak aradığını söylemekte, tarafların uzlaşması için yahut suç isnadında bulunulmaması için belli rakamlar önermekte ve mağdurlar bu aramalara kanıp ciddi rakamlar kaybetmektedir.

Bu olayların artmasının altında yatan en büyük sebep, bir suça maruz kalan kişilerde stres seviyesinin çok yüksek olması ve stres altında iken gerçek bir hukuki görüşme ile sahtesini ayırt edememesidir.

Bu tip aldatma fiillerinde mağduru ikna etmek için sahte arabulucu tutanakları, sahte uzlaştırma tutanakları, sahte icra ödeme emirleri gösterilmektedir. Bu tip adli evrakların gerçeği ile sahtesini en net şekilde ayırt edecek kişiler, hukuki destek alacağınız tek yetkili kurum olan avukatlardır.

  • Şantaj Desteği verdiğini söyleyerek dolandırma:

Şantaj suçunda iki temel çözüm yolu vardır ve biri için diğerinden vazgeçilmemektedir. İlk ve öncelikli yol, şantaj suçunun faili belli ise yada belirlenebilir durumda ise, delillerle birlikte kolluk birimlerine ve Savcılığa şikayetin iletilmesidir.

Günümüzde yurt dışında bulunan şantaj çetelerinin sıklıkla Türkiye çapında ava çıktıkları ve pek çok insanı mağdur ettikleri göz önüne alındığında, hukuki iş ve işlemlerin netice vermemesi ihtimali göz önüne alınarak, failin eline geçen mahrem görüntülerin, gizli yazışmaların raporlanarak internet dünyasında yayılmasının önlenmesi zorunlu hale gelebilir.

Bu önleme faaliyeti teknik bağlamda mümkündür ancak mağdur bilmelidir; şantaj suçu failinin cihazında bulunan veri, korsan yazılım uygulanmadığı veya çok ayrıntılı bir bilişim sistemi saldırısı gerçekleştirilmedikçe silinemez. Veri bozma, engelleme, raporlama, şikayet kayıtları, adli bilişim uzmanlarının ve siber güvenlik uzmanlarının iş alanı kapsamındadır.

Son derece maliyetli işlemler olarak siber güvenlik faaliyetleri, dolandırıcıların da iştahını kabartmakta, kimliği belirsiz bazı şahıslar şantaj desteği verdiğinden bahisle mağdurlardan para toplamakta ancak hiçbir işlem yapmaksızın ortadan kaybolmaktadır.

Google gibi yaygın arama motorlarında da sıklıkla reklam kullanan bu dolandırıcılar ile gerçek siber güvenlik uzmanlarını birbirinden ayırmak durumundasınız. Yukarıda sayılan tedbirlere bire bir uymanız ve çözüm ortağınızın da uymasını sağlamanız halinde sorun yaşamadan çözüme ulaşabilirsiniz.

  • Ücretsiz Hukuki Destek vereceğini söyleyerek dolandırma:

Hukuki danışmanlık verme yetkisi, yukarıda da belirtildiği üzere sadece avukatlara münhasır kılınmış bir yetkidir ve istisnası bulunmamaktadır. 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu Md. 164/4 uyarınca, “Avukatlık asgarî ücret tarifesi altında vekâlet ücreti kararlaştırılamaz. Ücretsiz dava alınması halinde, durum baro yönetim kuruluna bildirilir.” 

Bir suçtan mağduriyet yaşayan bireyler, suistimale açık hale geldikleri ve maddi anlamda da sıkıntı yaşayabildikleri içini ücretsiz olarak hizmet verdiğini söyleyen kişi ve kurumlara başvurmak konusunda istekli olabilmektedir. Ancak bu eğilim son derece zararlı olabilir. Vergi ve harçlar karşılığı iş gören kamu kurumları bulunduğu dikkate alındığında, kamu kurumlarının dahi bedelsiz hizmet vermesi imkan dahilinde değildir.

Ayrıca başta ücretsiz hizmet vaat eden şahısların devam eden aşamalarda edinilecek maddi yarardan pay almak isteyebileceğini, yahut bazı prosedürel işlemler bahane edilerek peyder pey para talep edebileceğini unutmayın. Avukatın işi karşılığı edindiği ücret Katma Değer Vergisine ve Gelir Vergisine (stopaj uygulamasına) tabi olduğundan, ücretsiz hukuki destek vaadi, vergi kaçırma ihtimalini de doğurur.

Avukatların “ücretsiz hukuki destek verdikleri vaat etmeleri” hem bağlı bulundukları üst normlara ve Avukatlık Kanunu’na doğrudan aykırılık teşkil etmekte, hem de pro-bono (bedelsiz) avukatlık yaptığından bahisle mesleki rekabeti doğrudan ihlal ettikleri gerekçesi ile cezalandırılmalarını gündeme getirmektedir.

Size kendisini “avukat” olarak tanıtan kişinin ücretsiz destek sunacağını vaat etmesi halinde yapacağınız en doğru hamle, çalışmayı tercih etmemek ve koşulları oluştu ise yetkili mercilere bildirmek olacaktır.

AVUKAT DESTEĞİ

Randevu almak için çalışma saatleri içerisinde aşağıdaki telefon aracılığı ile ulaşabilir veya aşağıdaki adrese mail atabilirsiniz.

Hafta içi: 09:00 – 21:00
Cumartesi: 10:00 – 18:00

Gizlilik

Avukatlık mesleğinin en önemli etik ilkelerinden biri gizlilik olup, hukuk büromuz; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile belirlenen gizlilik ve sır saklama ilkesini büyük bir özen ve hassasiyet göstererek uygulamaktadır. Bununla beraber ofisimiz, müvekkillere ait bilgi, belge ve verileri sır tutma yükümlülüğü ve veri sorumluluğu kapsamında gizli tutmakta, üçüncü kişilerle ve kurumlarla hiçbir durumda ve hiçbir şekilde paylaşmamaktadır. Bu bağlamda ofisimiz, dava dosyaları ile ilgili sır saklama yükümlülüğüne uyulacağını yazılı olarak da ilke edinmiştir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu